14 Mayıs Dünya Çiftçiler Günü nedeniyle Valilik binası önünde tören düzenlenmiştir.
Tören, Saygı Duruşu ve İstiklal Marşının okunması sonrası çelenk sunumuyla başladı. Tekirdağ Süleymanpaşa Ziraat Odası, Namık Kemal Üniversitesi Ziraat Fakültesi, Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği, Önder Çiftçi Projesi, Ziraat Mühendisleri Odası, Tekirdağ Damızlık Koyun Keçi Yetiştiricileri Birliği, Tekirdağ Süleymanpaşa İlçesi Süt Üreticileri Birliği, Çiftçi Malları Koruma Başkanlığı, 210 Sayılı Yağlı Tohumlar Kooperatifi çelenk sunumu yapıldı.
Çelenklerin sunumu sonrası Süleymanpaşa Ziraat Odası Başkanı İmdat SAYGI bir konuşma yaptı.
Biliyorsunuz Uluslararası Tarım Üreticileri Federasyonunun kuruluş günü olan 14 Mayıs yalnız bizde değil, kuruluşa üye bütün ülkelerde “Dünya Çiftçiler Günü” olarak kutlanmaktadır. Ben de şahsım ve yönetim kurulum adına bütün çiftçilerimizin Dünya Çiftçiler Gününü kutluyor ve hepinize hoş geldiniz diyorum.
Bilindiği gibi tarım sektörü, ülkelerin gıda güvenliği, kırsal kalkınma, istihdam, milli gelire katkı, ihracat ve çevre koruma gibi dünyanın her ülkesinde stratejik bir öneme sahiptir.
Çiftçiler olarak, tarımın ne denli değerli ve önemli olduğunun kavranmasını, uygulanan ekonomik politikalarda tarımın ayrıcalıklı bir yere sahip olmasını istiyoruz. Amacımız üretmek ve ürettiğimizi de değerinde satabilmektir. Bu çiftçinin üretmekten başka düşüncesi yok. Çiftçimiz, her türlü zorluğa, tabii afetlere, yüksek girdi fiyatlarına rağmen üretiyor. Üretimden vazgeçmiyor. Bazen sel, bazen kuraklık, bazen don, bazen hortum tarım alanlarımıza, hayvancılık tesislerimize ve ürünlerimize büyük zararlar veriyor.
Toprakların en önemli ürününün buğday, ayçiçeği ve arpa olduğunu, milyonlarca çiftçinin geçim kaynağı olduğunu belirtmek isterim. "Kaliteli buğday üreteceğiz. Hedefimiz kaliteli buğday üretmek ve üretimi 30 milyon tona çıkarmaktır. Artık buğday ithal etmek istemiyoruz. Bunun için kaliteli ve sertifikalı tohuma, ucuz fiyattan ulaşmalı, ucuz gübre ve ucuz mazot kullanmalıyız. Ürün fiyatları da alın terinin karşılığını alacak düzeyde olmalıdır. Takdir edersiniz ki tohumdan ilaca ve gübreye neredeyse %50 ila % 100 oranındaki artışlarla üretim sezonuna girerken geçen hafta % 29 artışla açıklanmış olan buğday taban fiyatının ve girdilerdeki artış oranındaki karşılaştırmayı sizlerin takdirinize bırakıyorum. Biz üreticimizin üretme hevesini kırmazsak üreticimiz tarlasında kalacak ve ülkemizin ihtiyacı olan hububat üretimini karşılayacaktır.
Bugün bütün dünyayı etkisine alan küresel ısınmaya bağlı kuraklık, iklim değişiklikleri ve ekonomik krizler göz önüne alındığında zor şartlar altında yaz kış demeden alın teri döken çiftçilerimizin emeğine ne kadar muhtaç olduğumuz ortadadır. Ekmekten, sebze ve meyveye kadar bütün gıdalar soframıza çiftçimizin alın teri sonucu ulaşmaktadır. Ancak buna rağmen biz çiftçilerin problemleri giderek artmaktadır. Bu girdi maliyetlerine acilen müdahale yapılmadığı takdirde üretmenin imkânsız hale gelmesi kaçınılmazdır.
Çok şükür ki bu yıl bölgemizde üretilen buğday ve kanola ürünlerinin, Odamız tarım danışmanlarının köylerimizde yapmış oldukları tarla kontrollerinde gelişimlerinin iyi olduğu görülmektedir. Umudumuz hasat dönemine geçene kadar bu seyrin böyle devam etmesi ve üreticilerimiz en azından verim olarak emeğinin karşılığını almasıdır.
Bu vesile ile ülke ekonomisinin kalkınmasında büyük emekleri olan bütün çiftçi örgütlerinin ve tüm çiftçilerimizin 14 Mayıs Dünya Çiftçiler Gününü şahsım ve yönetim kurulum adına kutluyor, ürünlerinin bol ve bereketli olmasını diliyorum" dedi.
